Laura Barnett, 1982 doğumlu genç bir gazeteci ve yazar. Türkçede April Yayıncılık tarafından Sen Ben Biz adıyla ve Murat Karlıdağ çevirisiyle yayımlanan ilk kitabı The Version of Us, İngiltere’de 250.000’den fazla satıldı ve 25 dilde yayımlandı.

0001853291001-1

Bir hikâyeyi anlatılmaya değer yapan nedir? Geriye dönüp baktığımızda hayatımızın bir seçimler toplamı olduğunu kolaylıkla fark edebiliriz. Şu an olduğumuz kişiyi, bulunduğumuz yeri şekillendiren seçimlerimizdir. Hatta zaman zaman diğer şeylerden birini seçseydik ne olurdu, diye merak eder, olasılıkları zihnimizde canlandırmaya çalışırız. Laura Barnett’in romanı Sen Ben Biz, Eva ile Jim’in hayatı, aşkı ve seçimlerinin izini süren, farklı seçimlerin onların hayatını nasıl değiştirdiğini anlatan, alışılmışın dışında bir kurguya sahip. Bu roman, hayatı yaşama pratiklerimizle çok uyumlu olduğu ve bize, aşina olduğumuz soruları hatırlattığı için, tam da bu bizi hikâyeye dahil edebilme kapasitesi sebebiyle okuru etkiliyor, okurun zihninde iz bırakıyor. Hangimiz yanlış seçimlerimiz sonrası geçmişe dönüp bakarak, sanki sonucu değiştirebilirmişiz gibi hayal kurmadık ki?

Laura Barnett, 1982 doğumlu genç bir gazeteci ve yazar. Türkçede April Yayıncılık tarafından Sen Ben Biz adıyla ve Murat Karlıdağ çevirisiyle yayımlanan ilk kitabı The Version of Us, İngiltere’de 250.000’den fazla satıldı ve 25 dilde yayımlandı. Barnett, yarattığı karakterler, karakterlerin yaş aldıkça değişen gündemleri ve bağlarının dönüşümü üzerine çarpıcı tespitleriyle dikkat çeker. Özellikle hikâyenin farklı versiyonlarda yaşananları ve karakterlerin dönüşümlerini anlatırken aslında tüm seçimlerin içerisinde iyi şeyler de kötü şeyler de barındırdığını ve hayatın tam da böyle tahmin edilemez bir denge oyunu olduğunu işaret etmesi, okurları bir hayat muhasebesine ve seçimler üzerine daha çok düşünmeye yönlendiren bir davet olarak yorumlanabilir.

1576750299860-k-24-laura-barnett-ag
Laura Barnett

Eva ile Jim, ilk kez 1958 yılında, 19 yaşındayken karşılaşırlar. Köpekten kaçmaya çalışan Eva’nın bisikletini dalgın dalgın yürüyen Jim’in üzerine sürmesiyle yolları kesişir ve hayatları değişmeye başlar. Her ikisinin seçimleri onları ayırana dek mutlu bir aşk hikâyesine tanık olsak da sonradan işler karışır, bu iki genç aşığın yolları ayrılır. Hikâyenin ilk versiyonunda 1958’de tanışan Eva ile Jim, birbirlerine âşık olurlar ve birlikte bir hayat kurarlar. Hikâyenin ikinci versiyonunda farklı seçimler onların bir çifte dönüşmesini engeller ve hayatlarını birbirlerini özleyerek geçirirler. Üçüncü versiyonda ise işler sarpa sarar ve yaptıkları seçimler, Eva ile Jim’i talihsiz bir ayrılığa ve tükenmeyen bir özleme mahkûm eder.

Romanı bitirdikten sonra yazarın hikâyeyle ilgili yazdığı versiyonları düşündüm ve bir favori belirlemeye çalıştım. Şans nedir? Aşk nedir? Kader nedir? soruları zihnimde uçuşurken ve versiyonlar üzerine daha çok düşündükçe fark ettim ki Barnett’in romanın temeline koyduğu şeylerden biri, ilişkilerin ve seçimlerin insanı dönüştürme gücü. Üç versiyonda da bir aşk hikâyesi okuyoruz ancak seçimler ve dolayısıyla sonuçlar farklılaştıkça karakterlerin dönüşümleri ve gelişimleri de farklılaşıyor. Bu, yukarıda bahsettiğim yaş ile gelen organik değişimden farklı. Her şey değişse de Eva ile Jim’in aşkının gölgesi üç versiyonda da net şekilde hissediliyor:

“Eva, mutfaktaki her köşede Jim’i görüyor. Onu ocakta bolonez sosu karıştırırken, kahve koyarken, tezgâhta dikilip bir şeyler yaptığında gelip kendisine arkadan sarılırken, çorba için sebze doğrarken hayal ediyor. Bizimkisi güzel bir aşktı, diyor Jim’e içinden. Ergen gençlerin hoppa aşklarından veya gündelik işlerin, ev ve çocuk telaşesinin yıprattığı orta yaşlı evlilerin aşkından farklıydı. Kendine özgü bir saflığı, dürüstlüğü ve başkalarına açıklanamayacak, başka şeylere benzemeyen bir tarafı vardı. Çocukları bunun ne olduğunu merak etmişlerdi ve günün sonunda onu olduğu gibi kabul etmişlerdi. Jim’le Eva, yeni aşklarının geçmişi silmemesi konusunda anlaşmışlardı; başka türlü olsaydı nasıl olurdu diye düşünmenin kurbanı da olmayacaklardı.”

Kitapla ilgili tek zorluk, hikâyeleri takip etmenin güçlüğü. Her versiyonda birbirinden farklı detaylar yer alıyor ve Barnett, versiyonların hiçbirinde detayları silikleştirme ya da azaltma yoluna gitmemiş. Dolayısıyla üç farklı versiyondaki bilgileri, değişimleri takip etmek için kendinize bir şema oluşturmanız mantıklı olabilir. Ya da kitabı bitirdikten sonra, benim yaptığım gibi, bir de her versiyonu sırayla yeniden okuyabilirsiniz. İkinci okumada gözden kaçırdığınız veya anlam veremediğiniz tüm detayları ve bu detayların hikâyeye neden dahil olduğunu daha iyi anlayacaksınız.

Sen Ben Biz aşkın, seçimlerin ve hayatın bizi dönüştürme gücü ve seçimlerimizde kendi hikâyelerimizi yazmaya dair, etkileyici bir roman.

Özge Uysal