İnternet kitapçılarının artışı, okurların kitaplarını bu sitelerden almaya başlamasıyla birlikte kitabevlerinin, sahafların da değiştiği, dönüştüğü bir gerçek. Kimi okur hâlâ sadece kitabevleri ve sahaflardan kitap alırken kimi okur da, tam tersine, sadece internet kitapçılarından alışveriş yapıyor. Elbette iki kanaldan yararlanan okurlar da var.

İnternet kitapçıları daha uygun fiyatlar, indirimler mi sunuyor okura? Peki, kitabevleri bu ortamda nasıl ayakta kalıyor? Söyleşiler, imza günleri mi düzenliyorlar? Kitaba dokunmadan, görmeden, sayfalarını karıştırmadan satın almayan okurların ilk tercihleri hâlâ kitabevleri mi? Yoksa bu bir nostalji öğesi mi artık?

Bu sorular etrafında, varsa sorunlarını dinlemek ve kitabevlerini, sahafları tanımak için bu diziyi başlatmış bulunuyoruz.

Konuğumuz, Çanakkale’de bulunan Gölge Kitabevi’nden Duygu Dündar.

Gölge Kitabevi’ni ne zaman açtınız? Başlangıçtaki motivasyonunuz, amacınız, niyetiniz neydi?

Gölge 2018’in Mayıs ayında Çanakkale’de açıldı. Gölge, hayatın koşturmacası içinde nefes alınacak, ortak noktası kitap olan insanların rahatlıkla birbirleri ile temas kurabileceği bir yer olmak için başladı yolculuğuna. Geçen bu 3 yıl içinde –ki bunun bir buçuk yılı pandemi ve kapanmalarla geçti– bu motivasyonunu korumayı başardı.

Hayatın her alanında artan dijitalleşmeyle birlikte internet kitapçılığının da geliştiği aşikâr. Hemen her gün bir internet kitapçısının indirim haberine uyanıyoruz. Bu durum sizi nasıl etkiliyor? Rekabet etmekte zorlanıyor musunuz?

Rekabet ortamından bahsedebilmemiz için öncelikle aynı şartlar altında yarışa başlamamız gerekiyor. İnternet kitapçılarının yayınevlerinden aldığı yüksek ıskontolar bizim için geçerli olmadığından yarışa 1-0 geriden katılıyor butik kitapçılar. Dijitalleşme hayatın birçok alanında artık yaşam tarzımızın bir parçası oldu. Bizim dükkanımızda okura sunduğumuz hizmet kitap temininin ötesinde, temas ve bilgi birikimi. Yüksek indirimleri sağlayamamak elbette ki hayatta kalma koşullarımızı güçleştiriyor. Mevcut ekonomik koşullarda okurun daha uygun fiyatlı ürünü tercih etmesi de oldukça anlaşılır. Ancak bunun önüne geçilmez ise çok da uzak olmayan bir sürede butik kitapçılar tek tek kapılarını kapatmak zorunda kalabilir. Bu sadece bir dükkanın kapanmasından ibaret bir mesele değil, kitapçılar bulunduğu şehrin de çok önemli kültür merkezleri aynı zamanda. Şehir için de büyük bir kayıp olacaktır.

Kitabevinizde söyleşi ve imza günleri düzenliyor musunuz? Okurun internet kitapçılarında bulamayacağı, karşılaşamayacağı neler var Gölge Kitabevi’nde?

Kitabevimizde söyleşiler ve imzalar oluyor, hatta önümüzdeki dönemde çocuklar için dramalı kitap okuma atölyeleri için hazırlıklar da yapıyoruz. Okur bir internet kitapçısında, kitabın açıklamasını okuyarak bilgi edinebiliyor ancak kitabevinde hem kitap ile ilgili bilgi alıyor hem de sonrasında okuyabileceği kitaplar hakkında da fikir edinme şansına sahip oluyor. Dijital size önemli avantajlar sağlayabilir ama yakın temas ile kurulan ilişkilerden uzaklaştırırken aynı tarzı okumayı sevdiğiniz, ortak noktanızın kitap olduğu birçok farklı insanla da tanışma imkanınızı elinizden alır. Dijital soğuk ve uzaktır, Gölge sıcak ve yakın. Ayrıca Gölge’nin halkla ilişkiler müdürü de kedidir. Dijitalde sizi bir kedi karşılamaz.

İnternet üzerinden kitap satışı yapıyor musunuz?

İnternet üzerinden kitap satışımız mevcut, belli pazar yerlerinden komisyon ve aylık ödeme yaparak daha çok okura ulaşmaya çalışıyoruz.

Pandemi süreci sizi nasıl etkiledi?

Pandemi her esnaf arkadaşımız gibi bizi de olumsuz etkiledi. Yasal olarak kitabevlerimiz kapanmasa da diğer mağazaların kapalı olması ve insanların evlerine çekilmesiyle okurla tek temasımız dijital platformlar olarak kaldı. Bizim gibi yakın temasın önemli olduğu yerler için zorlayıcı bir süreç olduğu kesin, ancak sanırım çok fazla yara bere almadan atlattık diyebiliriz.

Nasıl bir müşteri profiliniz (yaş, cinsiyet gibi) var? Bu profilde değişimler gördüğünüz zamanlar oluyor mu?

Okur profilimiz geniş. Çanakkale genel olarak da iyi okuyan, kitapla ilişkisi düzenli olan bir kent. Ayrıca okur için de kültürel sohbetlerin olduğu bir yer olabilmesiyle Gölge sadece alışveriş için değil, temas içinde iyi okurun tercih ettiği bir yer haline geldi.

Geleneksel kitapçılığın geleceği hakkında ne düşünüyorsunuz?

Çağ çok hızlı bir şekilde değişiyor. Artık her şey cebimizde, kolay ulaşılabilir oldu. Bununla birlikte sosyal alanlarımız da yara aldı. Kafalarımızı telefonlarımızın ekranlarından alamıyoruz. Zaman zaman “Cesur Yeni Dünya” kitabından sahneler görüyormuş gibi hissediyorum gündelik hayatın içinde. Ancak sıcak bir alan arayan, sosyal temas isteyen oldukça çok kişi var dışarıda. Çok uzun vadede nostaljik bir hatıra olabilir geleneksel kitapçılar. Ancak Gölge çıktığı bu yolda kendini var edebilmek için çabasından asla vazgeçmeyecek.