Parşömen’in beş yıldır sürdürdüğü yılsonu soruşturmalarına verilen yanıtların, geleceğin edebiyat okurları ve araştırmacıları için önemli bir kaynak olacağına inanıyoruz. Bizim içinse bir muhasebe yapma fırsatı sunuyor: Bu yıl neler okuduk? İz bırakan olaylar, kitaplar nelerdi? Edebiyat kamuoyunda neler gündem oldu?

Okurlara, yazarlara, çevirmenlere, editörlere, şairlere, yayın emekçilerine sorduk.

Yeni yıl herkese sağlık, huzur ve mutluluk getirsin…

Suzan Bilgen Özgün

2023 yılında yayımlanan kitaplardan beğendiklerinizi, beğenme nedenlerinizden kısaca bahsederek bizimle paylaşır mısınız?

2023 yılında yayımlanmış olan ve okuma hazzıma lezzet katarken kendi iç dünyamdaki çağrışımları, soruları çoğalttıkları için listemde yer alan kitaplar:

Vicdan ve Güzellik / Ercan Başer, Akim Sevgilim / Füruzan, Küçük Kırık Çizgiler / Zerrin Saral, Kâbil / Esme Aras, Gemilerle Seyahat Eden Sözcükler / Onur Çalı, Yaşasaydı Aşık Olurdum SEVGİ SOYSAL / Erdal Doğan (Yeni Baskı), Kasiyer / Sayaka Murata (Yeni Baskı), Sessiz Hasta / Alex Michaelides (Yeni Baskı).

Size göre 2023 yılının önemli edebiyat olayları nelerdi?

Değerli yazarımız Füruzan ile okurlarının, uzunca bir aradan sonra yeni öykülerinde buluşması.

Yapay zekanın hem yazın hem de çeviri alanında kullanımının giderek tedirgin edici boyutlara varması.

Ankara’da kapanan kitapçılar bizleri hüzünlendirirken gecikmeli de olsa Penguen Kitabevi’nin açılması ve imza, söyleşi tarzı etkinliklere yer verilmesi.

Bazı butik yayınevlerinin ve dergilerin her şeye rağmen ayakta kalma mücadelelerine devam etmeleri.

Edebiyat ortamımıza baktığınızda ne gibi sorunlar görüyorsunuz?

Ekonomik sorunlar edebiyat ortamını da fazlasıyla etkilemektedir. Yayınevleri basacakları kitap sayısını kısıtlarken, okur da satın alacağı kitap sayısını kısıtlamaktadır. Yayın emekçileri de haklarını zaman zaman tam alamamaktadır.

Yazar olmak isteyenlerin sayısının nitelikli okur olmak isteyenlerden daha fazla olması sonucunda yazma atölyelerinin kontrolsüz bir hızla artması da göze çarpan durumlardan biridir. Yazma eylemi tabii ki kimsenin tekelinde değildir, olmamalıdır da ancak atölye düzenleyecek kişilerin de, başka alanlarda nasıl bekleniyorsa burada da konusunda yetkin olması beklenmelidir. Aksi takdirde okurlar kendi seslerini bulamamış, birbirlerine benzeyen metinlerle karşılaşmaya devam edeceklerdir.

Kitap dağıtım sorunlarının sürmesi, dağıtımda büyük yayınevlerine çok daha fazla öncelik verilmesi, sadece yeni yazarlar ve küçük yayınevleri için bir sıkıntı değil, kitaba raftan ulaşmak isteyen okur için de sıkıntı oluşturabilmektedir.

Bütün sorunlara rağmen iyi ki edebiyat, iyi ki kitaplar diyor, yeni yılın hepimize sağlık, mutluluk ve huzur getirmesini diliyorum.